HER KULAĞI VE BURNU KESİLMİŞ OLANA İNANMAYIN!

Doğal afetler, salgınlar vb. felaketlerde ortaya çıkan ve kendisini; yardımsever, kurtarıcı, vicdanlı, inançlı vb. kişilere inanmak daha büyük felaketlere sebep olur. Bundan dolayı felaket ve kaus ortamlarında inancınızı kaybetmeden, kişileri kahramanlaştırmadan ve efsanelerle kahramanlaştırılmış insanlara inanmayarak; elinizden geldiğince genel doğru çerçevesinde davranarak, daha iyi günlere ulaşabilirsiniz. Herodotos tarihinde geçen Zopyros hikayesi bu durumu güzel anlatan hikayelerden bir tanesidir. Kulağını, burnunu kesen ve kendini kırbaçlayan bir kişinin sizden yana olduğunu söyleyip, sizi büyük bir felakete sürükleyebileceğini asla unutmayın!

Yaşadığımız ve yaşamaya devam ettiğimiz bu deprem felaketinde bir çok kurum, kuruluş, dernek, vakıf ve şahıslar hayırsever ve yardım için deprem bölgelerine akın ettiler. Bunlar içerisinde, gerçekten yardım etmeye ve iyilik yapmaya çalışanlar olmakla birlikte, birçoğunun da farklı ve kötü düşünceleri olduğu görüldü. İnsanın en acı gününde bile hırsızlık, kötülük ve kendi çıkarlarını düşünen insanların olması utanç verici bir durum olmakla birlikte bu tür insanların varlığı da bir gerçektir. Felaketlerde bile siyaset yapan ya da gelecekte oluşturacağı, siyasi vb. çıkarlara toplumun acılarını alet eden insanlara dikkat etmekte büyük bir fayda vardır.  

Bizim gibi duygusal toplumların, kendini acındıran ve haksızlığa uğramış gibi gösteren kurnazlara karşı acıma duygumuz oldukça yüksektir. Bu acıma duygusu, tecrübeyle sabittir ki acıyanı acınacak hale getirmiştir.